Yıldırımın doğa olayları arasında en tehlikeli ve beklenmedik olanlarından biri olduğuna şüphe yok. Bu yazıda, ne yazık ki bir baba ve oğulun, bir yıldırım çarpması sonucu yaşamlarını yitirdikleri trajik bir olayı ele alıyoruz. Doğanın güçleri karşısında insanlığın ne kadar savunmasız olduğunu gösteren bu olay, birçok kişinin dikkatini çekti ve bu tür felaketlerin önüne geçilmesi gerektiğini bir kez daha gözler önüne serdi.
Olay, geçtiğimiz günlerin birinde yaz ortasında meydana geldi. Yerel bir parkta piknik yapmak isteyen baba ve oğlu, hava durumu tahminlerinde hiçbir sorun olmadığını düşünerek dışarı çıktılar. Parkta güzel bir gün geçirirken hava aniden karardı ve bir fırtına patlak verdi. İkili, hızla güvenli bir yere sığınmaya çalışırken, talihsiz bir şekilde yıldırım çarpmasına maruz kaldı. Olayın hemen ardından çevredeki vatandaşlar, acil yardım çağrısında bulundular. Ancak, ne yazık ki, hem baba hem de oğul, hastaneye kaldırıldıklarında hayatlarını kaybetmişti.
Yıldırım çarpması, her yıl tüm dünyada yüzlerce insanı etkileyen bir doğal olaydır. Yıldırım, genellikle yerin elektrostatik yükü ile atmosfer arasındaki dengenin bozulması sonucu meydana gelir. Ciddi yaralanmalara veya ölümlere neden olabilen bu durum, yıldırım düşmesi anında meydana gelen yüksek sıcaklık ve elektrik akımının etkisiyle oluşur. Heroik olan şu ki, yıldırım çarpmasına maruz kalan kişilerin çoğu, çoğu zaman hayatta kalmasına rağmen,serious yanıklar, sinir hasarı ve kalp durması gibi aşırı tehlikeli durumlarla karşı karşıya kalabilmektedirler. Bu talihsiz olayın ardından, uzmanlar, insanların açık havada yani dış mekan etkinliklerinde sağduyulu davranmaları gerektiği konusunda bir kez daha uyarıda bulundu. Gök gürültülü fırtınaların öngörülebilir ve ani sonuçları olduğunu hatırlamakta fayda var.
Türkiye'de yıldırım çarpması sonrasında alınacak önlemler ve korunma yöntemleri konusunda farkındalığı artırmak amacıyla çeşitli bilgilendirme kampanyaları düzenlenmektedir. Bu trajik kayıplar, insanların daha dikkatli ve bilinçli olmaları için bir hatırlatıcı görevi görebilir. İklim değişikliği ve hava olaylarındaki düzensizliklerin, yıldırım gibi doğa olaylarının sıklaşmasına neden olduğunu söylemek mümkün. Bu nedenle, meteorolojik verileri takip etmek, doğa olaylarını önceden tahmin etmek ve bu tür olaylara karşı hazırlıklı olmak her bireyin sorumluluğundadır.
Son olarak bu acı olayda kaybedilen baba ve oğul, tüm sevenlerinin yüreğinde derin bir acı bırakırken, dikkatlerimiz böyle felaketlerin önlenebilmesi için alınacak tedbirlere ve farkındalığa yönelmek zorundadır. Herkesin açık havada geçirdiği zamanın zevkini çıkarabilmesi adına güvenli önlemler alması büyük önem arz ediyor. Unutulmamalıdır ki, doğanın güzelliklerinin tadını çıkarmak kadar, onun tehlikelerine karşı da dikkatli olmak gerekir.